Ev yapımı turşunun bilinmeyen 7 faydası

Sağlıklı kişilerde turşunun haftanın 2 günü, maksimum bir avuç içi kadar tüketimi yeterli geliyor. Peki, yerinde koşullarla yapıldığında ve kontrollü tüketildiğinde turşunun sağlığımız üzerindeki yararları neler? Besin ve Diyet Uzmanı Sıla Bilgili Tokgöz yalnızca sirke ile tuzla yapılan, mayalanmış ve koruyucu içermeyen turşunun 7 faydasını anlattı.

1. Kan şekerini dengede tutuyor

Turşu gibi fermente yiyecekler öğünlerle birlikte tüketildiğinde, içeriklerinde bulunan sirke bir uçtan bir uca insülin salınımını dengeleyerek daha kontrollü bir kan şekeri sağlıyorlar. Ancak diyabet ve buna eşlik eden tansiyon ile böbrek rahatsızlığınız varsa turşu tüketmek sizin için bir tehlike oluşturabiliyor, dolayısıyla tüketim miktarında kontrollü olmanız gerekiyor.

2. Kilo kontrolüne takviye ediyor

Turşu yüksek miktarda lif içerdiği için özellikle yemekle beraber tüketildiğinde besinlerin mideyi terk etme süresi yavaşlıyor, dolayısıyla tokluk hissi daha uzun süre devam ediyor. Turşuda bulunan sirke kaynaklı asetik asit de vücutta yağ depolamasını önlüyor. Keza hem düşük kalorili keza de kabızlığa karşı etkin olmasından nedeniyle turşu kilo saptamak isteyenlere de muavin oluyor.

3. Kas kramplarına iyi geliyor

Turşunun sağladığı bir başka önemli avantaj da, kaybedilen sıvı ve minerallerin çabuk yerine konmasına takviye olması. Ayrıca içeriğindeki sirke ile kas ağrıları üstünde de sakinleştirici tesir oluşturuyor. Spor ve Egzersizde Tıp ve Bilim (Medicine & Science in Sports and Exercise) adlı akademik bir dergide yayımlanan makalede; susamış kalan erkek sporcularda 1/3 kadeh turşu suyunun adale kramplarına iyi geldiği rapor edildi.

4. Bağırsakların uyumlu çalışması için kayda değer

Yalnızca sirke ve tuzla yapılan, koruyucu içermeyen, fermente (bağırsak florasındaki yardımsever bakterilerin devamlılığını ve büyümesini karşılayan) olan konut turşusu, bağırsaklar için de önemli. Bunun nedeni ise bağırsak dostu bakteri olan probiyotikler içermesi. Bu da mikrobiyotayı, bir diğer deyişle bağırsak sağlığını koruyor. Bağırsak florasının sağlığı bağırsak hareketlerinin uyumlu olması açısından son derece manâlı. Yüksek lifli sebze ve meyvelerden yapılan turşular bu etkileriyle dışkı hacmini artırarak, metabolik atıkların vücuttan daha gizli atılmalarına katkıda bulunuyor, kabızlık sorununda da yararlı oluyor.

5. Kanserden korunmaya yardım oluyor

Turşu yapımında kullanılan sebzelerin herkes öbür bir antioksidandan zenginler. Antioksidanlar özgür radikallerle reaksiyona girerek hücrelere hasar vermelerini önlüyor. Turşu antioksidan etkileriyle de özgürlük radikallere karşı uğraş ediyor, bu sayede kanserden korunmaya yardım oluyor. Sarımsak, pancar ve karnabahar turşusunda yer alan flavonoidlerin antioksidan kapasitesi yüksek. Dolayısıyla tek bir turşu harcamak yerine çeşitlendirmek farklı vitamin, mineral ve antioksidanların alımına ihtimal sağlıyor. Ama uyarı! Avrupa Kanser Dergisi’nde (European Journal of Cancer) yayımlanan bir makaleye göre yüksek sodyum içeriğine sahip besinlerin mide kanseriyle ilişkili olduğu bulunmuş. böylece mide problemi olan kişiler fazla titiz tüketmeliler.

6. Yürek damar hastalıklarına karşısında koruyucu

İçeriğindeki antioksidanlar, vitamin ve mineraller bir uçtan bir uca turşu, yürek ve damar hastalıklarına aleyhinde da koruyucu etkiye sahip. Fakat bu koruyuculuk dinç bireyler için geçerli. Turşunun içerdiği yüksek tuz oranı nedeniyle tansiyon problemi olan kişilerin turşu tüketiminden kaçınmaları gerekiyor çünkü kan basıncı hastalarında kan basıncını fazla yükseltebiliyor, bu da damarların yapısına zarar veriyor.

7. Bağışıklık sistemini destekliyor

Farklı sebzelerin turşularını harcamak vücuda alınan antioksidan çeşitliliğini artırdığı için daha fazla fayda sağlıyor. Bunlardan en önemlileri ise polifenollerden ve betalaninden zengin olan pancar turşusu ile içinden glikosinolat maddesi elde edilen lahana turşusudur. Yüksek antioksidan çeşidi ve kapasiteleri sebebiyle bu sebzelerden yapılan turşu tüketerek soğuk algınlığına karşısında kalkan oluşturabilirsiniz.