Sabahları neden bitap uyanıyoruz

Uyumlu uyku saatlerine karşın sabahları yorgun kalkıyorsanız, gün içerisinde uyarı dağınıklığı ve baş ağrısı yaşıyor, üzerine diğer taraftan yakınlarınızdan “horlama” şikayeti alıyorsanız dikkat! Her 100 kişiden 4’ünde görülen uyku apnesi rahatsızlığı sizde de olabilir.

Horlamaya eşlik eden uyku apnesinin ciddi bir hastalık olduğunu söyleyen Türkiye İş Bankası iştiraklerinden Bayındır İçerenköy Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Ethem Şahin; “Horlama ve uyku apnesi artık cerrahi tedaviler ile kabusunuz olmayacak. Içten tedavi planlaması ile hastalıktan kurtulabilirsiniz.”

Uyku esnasında şiddetli horlamaya, 10 saniyenin üzerinde solunum durmasının eşlik etmesine uyku apnesi denir. Ciddiye alınması gereken bir hastalık olan uyku apnesi, her 100 kişiden 4’ünde görülmektedir. Türkiye’de kesin istatistiki bilgi bulunmamakla birlikte sürekli horlama ya da uyku apne sendromu görülme sıklığı çok fazladır.

Horlamaya son verin

Uyku apnesinin eşlik etmediği horlama, kişinin sorunu değildir. Bu koşul sadece horlayan kişinin çevresindekileri rahatsız eder, fakat apne söz konusuysa ciddiye alınmalıdır. Horlama, uyku apnesinden kaynaklanmıyorsa başlıca birey yan yattığında ya da kilo verip, sigarayı bıraktığında azalmaktadır. Ama, horlamalar arası nefesin kesildiği fark ediliyorsa uyku apnesinin mutlaka araştırılması gerekmektedir.Burundan nefes alamayanlarda ağız ve burun arkasındaki hava yolunda darlığa ast olarak horlama ortaya çıkabilmektedir. soluk borusu, dilin arkası ve yumuşak damak zevki ve minik dilin olduğu kısmın genizle birleştiği bölge, uyku sırasında kendiliğinden daralabilir. Bunlar kilolu hastalarda uyku esnasında daha kolay bir şekilde tıkanmaya neden olmaktadır. Bitik açlığı nedeni ile şiddetli alıp bahşedilen nefes ile birlikte özellikle ufak dil ve damak titreşmekte ve horlama ortaya çıkmaktadır. Horlamaya apne eşlik etmiyorsa sadece çevredekiler rahatsız olur ve bunu büyük oranda çare edecek cerrahi metodlar bulunmaktadır.

Uykuda dinlenemeyenler

Apne, solunum duraklamalarından kaynaklanan ve uyku düzeninin bozulmasına sebep olan kayda değer bir hastalıktır. Uykuda hava akımının 10 saniye süreyle duraklaması, kandaki oksijen miktarının azalmasına ve kalp ritim bozukluğu ve sözde önemli sistemik sorunlara emrindeki olarak ciddi sonuçlara yol açabilmektedir. Uykudaki ani ölümlerin büyük sebebi apnelere bağlıdır ancak ciddiye alınması gereken bir hastalıktır.
Yürek, şeker hastalığı ya da kan basıncı gibi hastalıklarda apne daha tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Şamatalı horlamaya, gün içinde fazla uyku ve sinirlilik hali, bitkinlik şehvetli, unutkanlık, dikkat dağınıklığı ve öğrenme bozukluklarının yanı sıra buhran eşlik ediyorsa uyku apnesinden değişkenlik duyulmalıdır. Sabahleyin saatlerindeki baş ağrısı, ağız kuruluğu, gece fazla sık idrara çıkma, uyku sırasında fazla terleme varlığı öteki belirtiler arasında sayılabilir.

Uyku apnesine cerrahi usul

Uyku apnesi ve horlama hastası multidisipliner yaklaşımla değerlendirilip, hastaya uyku testi ve uyku endoskopisi yapılarak en iyi tedavi seçeneği sunulmalıdır. Uyku endoskopisinde hastaya tam uyuşturma verilmeden uyku hali yaratılıp özel cihazlarla yumuşak ağız tadı, minik dil ve dil kökü görüntülenip ameliyat gerekliliği daha net şekilde gösterilip kaydedilebiliyor. Uyku apnesinde seçilmiş vakalarda cerrahi müdahale edilebilir. Menfaat görebilecek hasta seçimi ile tedavide galibiyet %70’lere dek çıkmaktadır. Cerrahiden üstünlük göremeyecek ağır apnelerde uyku esnasında takılacak cihazlarla emin tedavilerde sağlanabilir.