İleri yaşta şişman kadınlar risk aşağı
Yürüme güçlüğü, ayaklarda ve bacaklarda duyu yitimi, ağrı ve bazen şiddet kaybı gibi belirtiler sebebiyle tanı sırasında başlıca fıtık ile karıştırılan rahat kanal hastalığında hastanın şikayetleriyle birlikte radyolojik muayene yaptırması önem taşıyor. Sıcacık kanal hastasının vaktinde tanı edilmesi gerektiğini belirten Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Beyin ve Asap Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erkan Kaptanoğlu konuyla ilgili manâlı açıklamalarda bulundu.
Hastalık sessiz ilerliyor
Rahat kanal hastalığının boyun, bel ve sırtta olmak üzere omurganın üç bambaşka uygun görülebileceğini bildiren Prof. Dr. Erkan Kaptanoğlu, sıcacık kanal hastalığı omurganın yaşlanması sonucu meydana geldiğinden genellikle ileri yaşlarda görüldüğünü ve özellikle kilo fazlası olan kadınlarda sık rastlandığına uyarı çekiyor. Belde görülen hastalığın belirtilerinin çoğunlukla bel fıtığı ile karıştırılabiliyor. Bacak ve ayaklarda duyumsuzlaşma, karıncalanma ve yanma duygusal,sızı ve güçsüzlük şikayetleri olan hastaların doktora başvurmaları gerekiyor.
Şikayeti olmayan sıcacık kanal hastalarına ameliyat önermiyoruz
Bakımlı omurga kanalı rahatsızlığının, sessiz bir şekilde ilerleyerek ileri yaşlarda kendini gösterdiğini ve teşhisin dürüst olarak konması gerektiğini bildiren Prof. Dr. Kaptanoğlu; “Hastalarda bulgulara göre cerrahi ya da cerrahi olmayan tedaviler uygulanır. Bu aşamayı şu şekilde özetleyebiliriz, hasta şikayetleri ardından doktora başvurur, tetkik olur ve sonradan radyolojik tetkikler yaptırılır. Eğer MR, tomografi ve röntgen sonuçları da klinik bulguları destekliyorsa hastaya dar kanal teşhisi konur. Hastalığın geldiği aşamaya göre koruyucu tedavi veya operasyona karar verilir. Sahiden rahat kanal hastalarının az bir kısmının ameliyata ihtiyacı vardır. Eğer hastada jurnal hayat kalitesini düşürecek belirtiler ile sızı, ağrı, duyumsuzlaşma gibi şikayetler yahut ve hastalarımız uzun mesafeler yürüyebiliyorsa bu hastalarımıza ameliyat yapmıyoruz. Bu durumda hastayı çoğunlukla Fizik Çare ve Algoloji (Sancı) klinikleri ile birlikte değerlendiriyoruz.” dedi.
Mikro cerrahi yönetimiyle ameliyat mümkün
Artan teknolojiyle birlikte gizli kanal operasyonlarında ayrı teknikler uygulandığını dile getiren Prof. Dr. Kaptanoğlu:”Olağan cerrahide çoğunlukla omurganın arka kısmı çıkarılarak rahatlatılır. Oysa bir takım durumlarda omurganın kaymasını önlemek için vidalar da kullanılabilir. Son yıllarda dikkat çeken bir yöntem olan Mikrocerrahi ile yaptığımız ameliyatlarda omurgayı genellikle minik bir açıklıktan rahatlatıyoruz.Mikrocerrahi yönteminde küçük bir deri kesiğiyle, tek taraftan içeriye girilerek omurga kanalı genişletilerek sinirler rahatlatılıyor. Bu yöntemle ameliyat ettiğimiz hastalar iyileşme sürecini çoğunlukla daha gizli atlatıyor. Fakat bu yöntem her bakımlı kanal hastasına uygulanmıyor. Bunun için doktorun hastalığın durumuna tarafından karar vermesi gerekiyor” dedi.
Henüz yorum yapılmamış.