Dünyanın en hızlı yaşlanan ülkelerinden biriyiz

Türkiye’nin artan bir şekilde yaşlandığını ve artan yaşlı sayısı ile birlikte ‘gri tsunami’ (hızlı yaşlanma) beklendiğini dile getiren Halk Müziği Sağlığı Uzmanı Dr. Nurten Elkin, bu manâlı değişimin ön görüsüyle 1’inci Uluslararası İstanbul Gerontoloji Çalıştayı düzenlediklerini söyledi.

İstanbul Gelişim Üniversitesi’nde 5 Kasım’da gerçekleşecek olan çalıştayda, birçok kayda değer bilim insanının katılacağına dikkat çeken Elkin, “Yaşlılık ve yaşlanmanın biyopsikososyal açıdan talep ettiği riskler bu olguları bununla birlikte bir irk sağlığı problemi haline getiriyor. Yaşlıların fiziki, psikolojik ve sosyal iyilik halini sağlayacak her türlü koruyucu önlemin alınması yaşlılarımızın dinç yaş almasını sağlayacaktır. Yaşlılık bir hastalık hali değil fizyolojik ve sosyal bir durumdur. Bu durumun doğumdan ölüme kadar iyi bir tasarlanma süreci ile yönetilebilmesini sağlayan multidisipliner araştırmalar ve hizmet modelleri nüfus istatistiklerine göre metamorfoz değin seri bir şekilde yük kazanmaktadır” diye konuştu.

Sağlıklı yaşlanma için neler yapılmalı

Ihtiyarlık ve yaşlanma, kayıplardan ibaret bir dönem değildir diyen Dr. Öğr. Üyesi Nurten Elkin, “Ihtiyarlık bir şans ve ayrıcalıktır. Ihtiyarlık dönemine adım atabilme şansını yakalayan bireylerden edinmek ömrün daha erken dönemlerinde biyopsikososyal açıdan koruyucu ve sağlıklı bir yaşam biçimi ve olumlu bir bakış açısı kazanmaya bağlıdır. Gerontoloji ise yalnızca ihtiyarlık dönemindeki risklerin yönetimini ve bakım ihtiyacını karşılayan bir bilim dalı olmaktan ziyade tüm bunların yanına sağlıklı ve aktif yaşlanmayı sağlamaya çalışan bir teşebbüs benimsemektedir” dedi.

Elkin konuşmasına şöyle devam etti:

“Bu açıdan dinç bir yaşlanma için spor yapmak, sağlıklı beslemek, uyumlu uyku, zararlı alışkanlıklardan sakınmak, periyodik afiyet kontrollerini peşine düşüp takip etmek, bulaşıcı olmayan hastalıkların yönetiminde tedaviye yüksek düzeyde uyum sağlamak, sosyalizasyonu karşılamak ve üretken bir yaşam sürmek, yeniliklere açık almak, risk almaktan kaçınmamak, ömür boyu öğrenmek ve büyümek dinç ve uzun bir ömür için elzemdir.”

“Kalıtımsal yapıdan korkmayın”

Tek yumurta ikizleri üzerinde yapılan çalışmaların yaşlanma süreçlerinin, genetik yapıdan fazla, çevresel faktörler ve bireysel davranışlar ile ilgili olduğunu gösterdiğini gösteren Elkin, “Bu açıdan genetik yapımızdan dolayı korku duymaktan ya da ailemizde uzun ömürlü bireylerin sayısının fazla olmasına güvenerek rehavete kapılmaktan ziyade dürüst tercihler ve davranışlarla süreci yönetmeliyiz” dedi.