Kesik Kesik beslenmede istek süresi derece derece artırılmalı
Günümüzde kilo tahsis etmek için uygulanan düşük karbonhidrat, yüksek protein, yağsız, glutensiz gibi çok dağıtılmış perhiz yöntemleri bulunuyor. Son dönemlerde dilimize ‘aralıklı oruç’ olarak çevrilen ‘intermittent fasting’ adlı diyetin bütün dünyada popülerliğinin arttığına sinyâl eden İstinye Üniversite Hastanesi Medical Park Gaziosmanpaşa Besin ve Diyet Uzmanı Dyt. Sedef Aksu, dikkat edilmesi gerekenleri anlattı. Gidip Gelen beslenmenin (intermittent fasting) farklı kullanım metotlarının mevcut olduğunu ve kişiden kişiye kadar hangi metodun uygulanacağının değişebileceğini vurgulayan Besin ve Perhiz Uzmanı Dyt. Sedef Aksu, beslenmenin içeriği yoruma açık olduğu için farklı perhiz türleriyle birleştirilerek aralıklı oruç üzerinden birçok farklılık sağlanabileceğini söyledi.
Ne yediğiniz de vakit dilimleri kadar manâlı
Aralıklı oruç besin yönteminin temel hedefinin yiyeceklerin tüketildiği zaman dilimini saptamak olduğunu açıklayan Beslenme Uzmanı Sedef Aksu, “Aralıklı besin; perhiz kısıtlamalarından ziyade, besin ve istek dönemleri arasında geçiş yapılan ve yeme periyotlarının olduğu bir beslenme modelidir” dedi.
Beslenme Uzmanı Sedef Aksu, gidip gelen beslenme diyetinde plan hazırlanırken dikkat edilmesi gereken noktanın yemek yenilen zaman dilimlerinde dinç tercihler yerine getirmek olduğuna dikkat çekerek şöyle devem etti: “İnsanlar bu yöntemi genel olarak daha dinç edinmek, kilo belirlemek, yağ yakımı, performans artışları ve hayatlarını azıcık daha kolaylaştırmak için kullanmaya başlamışlardır. Intermittent fasting temel olarak ‘ne zaman yediğin’ konusuyla ilgili olsa da, ‘ne yediğin’ konusunun önemi de büyüktür.”
Perhiz uzman eşliğinde planlanmalı
Beslenme Uzmanı Sedef Aksu, gidip gelen beslenmeyi uygulamayı düşünenlere şu önerilerde bulundu: “Aralıklı oruçta en çok tanıdık ve ketojenik diyetin kombine versiyonu olan ‘Keto Fasting’ ile düşük karbonhidratlı Akdeniz diyetini birleştirmeniz size öncelikli tavsiyem olacaktır. Bu kombinasyonlarda diyet sistemi aralıklı orucun sınırları içinde uygulanmalıdır. Uzman eşliğinde size uygun ketojenik perhiz ve if kombini kilo verme süreçlerindeki etkiyi artıracaktır. Bu konuda yiyeceklerinizin türü ve miktarı kişiye göre farklılık gösterecektir. Bu sistemden faydalanmak için yiyip içtiklerinizi dinç, besleyici ve doğal gıdalardan seçmeniz önemlidir.”
Gün içinde 16 saat aç kalınıyor
Aralıklı beslenmenin başlıca prensiplerinden birinin de tokluk ve açlık sürelerinin ayarlanması olduğuna uyarı çeken Beslenme Uzmanı Sedef Aksu, “Programda tok olmanız gereken 8 saat baştan başa basit karbonhidratlardan ve tuzdan uzakta durmanız öğüt edilir. Özlem ve tokluk periyotlarınızı gün içindeki aktivitenize uygun olarak ayarlayabilirsiniz. 24 saat içinde 16 saat aç kalmanız gerekiyor. Eğer spor yapıyorsanız, tokluk periyodunuzu alıştırma sonrasına ertelemenizde üstünlük var. Istek ve tokluk periyotlarının aynı saatlerde uygulanması metabolizmanızın sisteme adapte olmasına ve daha rahat bir diyet deneyimi yaşamanıza destek eder” diye konuştu.
En fazla seçim edilen usul 16:8
Intermittent fasting’in türlerinden de bahseden Diyetisyen Sedef Aksu, bunları şöyle açıkladı: “16:8 diyeti: Gidip Gelen oruçta 16:8 modeli en fazla seçim edilen yöntemlerden biridir. Bu usul ile günün 8 saati yemek yiyorsunuz, kalan 16 saatte kalori taşıyan herhangi bir yiyecek ve içecek tüketmiyorsunuz. Süre aralıkları kişinin hayat tarzına uygun şekilde belirlenir. Uygulayıcıların büyük çoğunluğu 12.00-20.00 aralıklarında yemek yemeyi geri kalan saatlerde ise aç kalmayı seçiyor. Kısaca özetlersek, son yemek yemek yediğiniz saatten 16 saat sonraya kadar hiçbir şekilde yemek yenilmiyor. Lakin bu aralık içerisinde bol bol su içilmesi önerilir. Şekersiz çay, sade kahve veya sade soda bu aralıkta tüketilebilecek içeceklerdir. 16 saat bitiminde ilk öğününüzü yiyebilirsiniz. 8 saat yemek yediğiniz süreçte yaptığınız seçimler düşük kalorili, dinç seçimler olmalıdır. Yapılması en kolay ve sürdürülebilir olan modeldir.
5:2 diyeti: Öteki seçim edilen yöntemlerden biri de 5:2’dir. Hafta boyunca birbirini izleyen olmayacak şekilde seçilen 2 günü; kadınların 500, erkeklerin ise 600 kaloriyi belirledikleri oruç gününde almaları amaçlanır. Bu besin türünden haftanın 5 günü sıradan besin yapılırken kalan iki günde vücudun harcadığı dek kalori alınarak oruç tutulur. Keza istek döneminde vücudun susuz kalmaması için bol bol su tüketilmesini önerilir.
Eat-Stop-Eat (Ye-Dur-Ye): Bu usul ile hafta baştan başa seri halinde olmayan bir ya da iki gün seçilir ve 24 saat boyunca yemek yemekten kaçınılır. Diğer günlerde hafta her tarafında yaptığınız gibi adi şekilde beslenebilirsiniz. Bu modelde ise haftanın belirtilmiş günlerinde uzun süreli açlıklar uygulanır. Keza yemek yemek yenen günlerde yüksek kalorili yiyecekler seçim edildiği zaman 24 saat aç kalmış olmanın etkisi azaltılmış olur. Su, tatsız akarsu, sade kahve, sade soda gibi kalorisiz içecekler tüketilebilir. Tek öğün gıda olarak da adlandırılır.”
Diyeti uygularken dikkat edilmesi gerekenler
Diyetisyen Sedef Aksu, kesik kesik oruç diyetini uygularken uyarı edilmesi gereken 4 kayda değer nokta olduğunu vurgulayarak bunları şöyle sıraladı: “İlk defa kesik kesik oruç diyetini uyguluyorsanız, özlem zamanınızı aşamalı arttırın, bu sayede vücudunuz daha kolay armoni sağlayacaktır. Çünkü özlem zamanını pat diye 16 saate içeri almamak birçok rahatsızlığı da beraberinde getirebilir. Gidip Gelen oruç beslenmesine ilk başladığınız zamanlarda ardarda gelen günlerde tekrarlamayın. İlk zamanlar oruç yetişmek için pazartesi ve perşembe gibi aralarında uzaklık olan günleri seçmelisiniz. Aralıklı oruç diyetinde zamanlama konusunda disiplinli olmanız gerekmektedir. Tokluk ve özlem zamanlarınızın katiyen dışına çıkmamanız gerekiyor.”
“Herkes için uygun olmayabilir”
Bazı özel durumlarda kesik kesik orucun yerinde olmayabileceğinin altını çizen Diyetisyen Sedef Aksu, amenore (menstrüasyon olmaması) sorunu yaşayan kadınlar, şeker hastaları, aralıksız ilaç kullananlar, olması gerekenin aşağı bir Beden Kitle İndeksine (BKİ) sahip olanlar, yeme bozuklukları öyküsü olanlar, tansiyon düşüklüğü yaşayanlar, yakın zamanda operasyon geçirmiş kişiler, gebe kalmaya çalışanlar, hamilelik ya da emziklilik durumunda olan kadınların bu grupta yer aldığını ve bu şahısların doktor onayı olmadan bu diyeti uygulamamaları gerektiğini belirtti.
Intermittent fasting programının düzenlenmesi ve olumlu etkilerinin kişiden kişiye farklılık göstereceğini de sözlerine ekleyen Diyetisyen Sedef Aksu, “Kişinin yaşı, cinsiyeti, rahatsızlık geçmişi, kronik rahatsızlıkları, kan bulguları ve hayat stili gibi etkenleri göz önünde bulundurmalıyız. Sağlıklı beslenme programlarımızda bu planı kullanmak isteyen danışanlarımız için öncelikle beslenme alışkanlıkları, karoser analizi, kan bulguları, sosyal yaşantısı gibi bilgileri içeren ayrıntılı bir değerlendirme yapılmalıdır. Bu değerlendirme sonucunda program için uygunluğu belirlenir ve dinç bir beslenme planı ile intermittent fasting başlatılır. Unutulmamalıdır ki, hiçbir perhiz ya da besin modeli tek başına doğaüstü bir etkiye sahip değildir. Önemli olan, bizim için ne derece uygun olduğu ve yaşam şartlarımızda bu prensipleri sürdürüp sürdüremeyeceğimizdir” dedi.
Henüz yorum yapılmamış.