Mezotelyoma kanseri hakkında bilmedikleriniz

Ülkemizde her yeni yılda 500 kişiye plevra kanseri tanısı konuluyor. Bilinçsizlik ve bazı sektörlerde kullanılan hammaddeler bu sayının giderek artmasına yol açıyor. Radyasyon Onkoloji Uzmanı Dr. Züleyha Kadehçi, mezotelyoma kanserini anlatıyor.

Ülkemizde epeyce yaygın olarak görülen bir rahatsızlık olan mezotelyoma, akciğer zarında meydana gelen fena huylu tümörlerdir. Mezotelyomanın ortaya çıkmasındaki en büyük faktör, asbest ve erionit maddesinin solunum yoluyla vücuda alınmasıdır.

Asbestos doğal bir fibröz silikatter yeryüzündeki birçok yerde toprak örtüsünde bulunur. Daha çok Anadolu’da evleri boya gerçekleştirmek için, değişik iş kollarında veya bebeklerde pudra olarak kullanılır. Bilinçsizce kullanılan bu maddeler, bilhassa bebeklerde fazla ciddi solunum sorunlarını beraberinde getirirken, yetişkinlerde ise mezotelyoma kanserinin oluşmasına neden olur. Bilhassa de sanayi sektöründe fazla kullanılan asbestinin kullanımının yasaklanmasıyla buna emrindeki ölümlerde ciddi bir azalmaya meydana gelmiştir. Bu maddelerin yanı sıra genetik miras da bu hastalığın kişide ortaya çıkmasına yol açabilir. Erionite asloest gibi fibröz silikatter çevrede doğal olarak bulunur.

Hangi belirtiler ile ortaya çıkıyor

Akciğer boşluğunda sıvı birikmesiyle başlayan bu hastalığın en tipik belirtisi, sıvının yarattığı zorlama sebebiyle ortaya çıkan nefes alma darlığıdır. Bunun yanı sıra;

– Kansızlık,

– Öksürük,

– Bitkinlik,

– Kanlı balgam,

– Göğüste ağrı,

– Göğüs bölgesinde ortaya çıkan yumrular,

– Yutkunma zorluğu,

– Kilo kaybı,

– İştahsızlık gibi belirtileri de vardır.

plevra ve akciğerin çevresindeki tabakayı etkileyen mezotelyama türüne, plevral denir. En yaygın görülen çeşididir. Peritoneal mezotelyama ise periton zarının etkilenmesi sonucu ortaya çıkar. En nadir görülen çeşidi ise kalbin koruyucu tabakasını etkileyen perikardiyal mezotelyamadır.

Orta yaş grubu risk altında

Hastalığın ortaya çıkmasındaki en manâlı etmen, asbest lifine maruz kalmaktır. Ama maruz kalır kalmaz bu rahatsızlık ortaya çıkmaz, genellikle 30 – 50 yıl daha sonra etkiler kansere dönüşür. Eğer mesleki maruziyet laf konusu o iş ile uzun süre uğraşılması gerekir. Bu noktada mezortelyoma daha fazla 50 yaşından sonra görülüyor.

Hastanın öncelikle akciğer filmi ve tomografisi çekilir. Eğer hastanın akciğer zarında kalınlaşma ve akışkan tespit edilirse emin teşhis için başka tetkitlere başvurulur. Bunun için en sık kullanılan yöntem biyopsidir. Ilk Olarak sıvıdan örnekler alınır ve patolojiye gönderilir. Eğer belirlenmiş sonuç çıkmazsa zar için de biyopsi yapılır. Bunun yanı sıra PET testleri de uygulanabilir.

Hastalığın evresi tedavide belirleyici rol oynuyor

Mezotelyama kanserinde tedavinin seyrini hastanın ve hastalığın özellikleri belirler. Cerrahi usul, kemoterapi ve radyoterapi olarak 3 öbür tedavi yaklaşımı kullanılır. Eğer hastalığın ilk evrelerindeyse hastaya cerrahi operasyon uygulanabilir. Öteki evrelerde cerrahi yöntemlere başvurma şansı yoktur.

Çok sinsi ilerleyen ve uzun yıllar semptom göstermeyen bir hastalık olan mezotelyama, çoğunlukla ileri aşamalarda tanı edilir. Bu noktada kanser hücrelerini imha etmek için kemoterapi ya da radyoterapi kullanılır.