Parfüm Kullanımında Dikkat Edilmesi Gerekenler

Yaz aylarında düşüncesiz kullanılan parfümler cildinizde kirlere yol açabiliyor…
Yaz aylarında parfüm ve kozmetik mahsullerinin kullanımına dikkat edilmesi gerektiği mevzusunda ihtarlarda bulunan uzmanlar, bu aylarda kullanılan kozmetik mahsulleri ve parfümlerin güneşle teması neticeyi rehabilitasyon gerektiren kalıcı kirlerin oluşabildiğine dikkat çekti.
Yaz ayları ile çoğalan parfüm kullanımı, dikkat edilmediği takdirde muhtelif rahatsızlıkları da birliktesi getirebiliyor. Başta parfüm olmak üzere kozmetik kullanımı mevzusunda ihtarlarda bulunan Mersin Üniversitesi MEÜ Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkezi Cildiye Anabilim Dalı Öğretim Azası Doç. Dr. Ümit Cinssen, parfümlerin içinde yer alan koku verici maddelerin güneş ile temas etmesi vaziyetinde bedende muhtelif kirlere ve alerjilere neden olabildiğini söyledi.

Parfüm kullanımından hemen sonra güneşe çıkılmasının neden olabileceği rahatsızlıkları anlatan Cinssen, özellikle güneş ışınlarına yoğun şekilde maruz kalan boyun bölgesine parfüm sürülmesinin hemen ardından güneşe çıkılması vaziyetinde muhtelif kırmızı kirlerin oluşabildiğini, bu kirlerin de kimi zaman kalıcı olabildiğini kaydoldu. Parfüm sürülmesinin hemen ardından şayet güneş ışınlarına çıkılması gerekiyorsa, bedendeki güneş gören boyun, kol, el üstü ve surat gibi bölgelere güneş ışınlarına karşı gözetici tesiri olan kremlerin sürülmesi gerektiğini belirten Doç. Dr. Cinssen, krem sürülmesi vaziyetinde dahi dışarı çıkmak için ivedi edilmemesi, en az 15 dakika beklenilerek kremin tene nüfuz etmesinin sağlanması gerektiğini söyledi. Cinssen ayrıca, güneş ışınlarına uzun müddet maruz kalınması gereken gidişatlarda da gözetici kremlerin kesinlikle 2-3 saatte bir yenilenmesi gerektiğinin altını çizdi.
Bu cins kirlerin oluşması vaziyetinde uygulanacak rehabilitasyon yolları hakkında da bilgi veren Doç. Dr. Ümit Cinssen, “Bu cins kirler genel olarak rehabilitasyon ile azıcık solabiliyor. Ama yasaklamak için tedbir almak daha ehemmiyetli. Kortizonlu kremle kırmızılaşan bölgelerin renklerinin solması sağlanabiliyor. Kalıcı hale geliyorsa da kir giderici kremler ve lazer ile rehabilitasyon etmek muhtemel” diye konuştu.
Güneşe bağlı hastalıklar arasında iç bölgelerle karşılaştırıldığında ten kanserinin Mersin’de, misalin Ankara’ya göre daha fazla görüldüğünü bildiren Doç. Dr. Ümit Cinssen, “Ankara’ya göre Mersin’de daha sık tesadüfülen güneşe bağlı hastalıklar var. Ten kanserleri ve kanser lideri hücre farklılıkları da bunlardan biri. Poliklinik bilgilerine dayalı olarak Ankara’da bu tip hastalıklar yüzde 2 oranında görülürken, Mersin’de yüzde 5 oranında görüldüğünü söyleyebiliyoruz” biçiminde konuştu.
Güneşe bağlı hastalıkların rehabilitasyonundan çok, korunma yollarının daha ehemmiyetli olduğuna dikkat toplayan Doç. Dr. Cinssen, güneş ışınlarına karşı gözetici kremin yanı gizeme geniş şapkalar ve sık dokunmuş kıyafetler giymekte fayda olduğunu, yeniden güneşin en tesirli olduğu 11.00 ile 15.00 saatleri arasında muhtemel olduğunca dışarıda bulunulmamasını nasihat etti.