Sıcak havalarda koronavirüsten korunmanın yolları
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Öner Dikensoy, yeni adi süreçte yeni vaka sayısının sıfırlandığı güne değin, uygulamakta olduğumuz tüm önlemlere ayrıcalık vermeden devam etmemiz gerektiğine dikkat çekerek, en önemli kuralların asgari 2 metre olan fiziksel uzaklık kuralına alıntı yapmak ve mümkünse maske takmak olduğunu söyledi. Yaz ayların gelmesiyle alınan önlemlerde gevşeme yaşanabileceğine uyarı çeken Dikensoy, neler yapılabileceği konusunda da bilgiler verdi.
Nemlenen maskenizi derhal değiştirin
Yapılan araştırmalar gösteriyor oysa toplum içerisinde basit maskelerin kullanımı, somut uzaklık kurallarına uyulduğunda, virüsün yayılımını durdurmak açısından yeterli oluyor. Bilhassa kapalı alanlarda ve insanlarla yakın temasta bulunulan her tarafta maske takmak, yaz aylarında da zorunlu olacak. Prof. Dr. Dikensoy, yazın sıcak ve nemli havalarda maske takmanın sıcağa alt terleme ve nefes almakta zorlanma gibi bazı sorunlara yol açabileceğini belirterek, “bu nedenle eğer kağıt maske kullanıyorsanız yanınızda yedek maske bulundurun ve kullandığınız maske nemlendiğinde yenisiyle değiştirin. Çünkü ıslak maske nefes almayı daha da zorlaştırabilir ve virüsün bulaşma riskini artırabilir” diyor.
Bez maskeleri her gün yıkayın
“Yazın sıcak havalarda kağıdın nemlenme riski nedeniyle kâğıt maske yerine kumaş maske kullanımı daha kolay olabilir” diyen Dikensoy sözlerine şöyle devam ediyor: “en az 4 adet bez maske tedarik edip, bunlardan 2 tanesini yanınızda bulundurup, gün içerisinde ihtiyacınıza tarafından değiştirebilirsiniz. Akşam bu maskeleri sıcak su ve sabunla yıkayarak kurumaya bırakıp, ertesi gün öteki maskeleri kullanmanız da bir çözüm olabilir”
Eldiven kullanmak fazla riskli
Sıcak havalarda ellerimiz daha artı terleyecek. “Yapılan araştırmalar koronavirüsün (Covid-19) yüzeylerde 4-5 güne kadar yaşayabildiğini gösteriyor. Oysa bu şekilde alınan virüsün hastalık yapıp yapmadığına dair elimizde bir kanıt yok. Buna karşın mümkün olduğunca yüzey temasını eksilmek ve sık el yıkamak vazgeçilmez önlemlerden biri olmaya devam edecek” diyen Prof. Dr. Dikensoy şu bilgileri veriyor: “Diğer mevsimlerde olduğu gibi yaz mevsiminde de eldiven kullanmayı önermiyoruz. Çünkü eldiven kullanan birey yüzeylere temas etmekten kaçınmadığı gibi, potansiyel olarak dokunduğu bütün yüzeylere de virüsün yayılmasına aracılık ediyor. Ayrıca yazın eldiven kullanmak ellerin terlemesine yol açacağından kullanımı da basit olmayacaktır”
asgari 4-5 metre uzaklık şart
Prof. Dr. Öner Dikensoy bu dönemde özellikle kalabalık olan kapalı alanlarda spor yapmaktan sakınmak gerektiği uyarısında bulunarak, “Spor yaparken daha derin ve daha hızlı nefes alıp saptamak virüsün çok daha fazla miktarda ortama saçılmasına yol açıyor. Bu durum bilhassa maskenin kullanılmadığı, havalandırmanın iyi olmadığı ve kalabalık spor salonlarında problem teşkil edebiliyor” diyor.
Dıştan spor yaparken de bir takım kurallara mutlaka uymak gerektiğine vurgu yapan Dikensoy, “Yapılan simülasyon çalışmalarından yola çıkan bilim insanları, spor yaparken yürüyen ya da koşan kişilerin aralarındaki mesafeyi mümkün olduğunca uzun tutmaları, 2 metre yerine asgari 4-5 metrelik bir mesafeyi korumaları gerektiği uyarısında bulunuyorlar” diyor.
Akşamları mutlaka ılık bir duş alın
“Yazın sıcakların artmasıyla beraber terlemeye emrindeki saç ve sakalların nemlenmesi sebebiyle, aynı ortamda hasta bir kişinin öksürmesi veya hapşırması gibi bir durumda virüs saçlı deriye daha kolay tutunabiliyor. Her ne kadar virüsün saç ya da sakallara bulaşmasının enfeksiyon açısından risk oluşturup oluşturmadığı net değilse de 2 noktanın altını çizmekte avantaj var: Birincisi virüs vücuda mukozalardan giriyor, yani ağız ya da gözle temas etmesi durum. İkincisi saçlı deriden virüsün bulaşması fazla muhtemel görünmüyor. Fakat yazın her akşam eve gelir gelmez ılık bir duş almanız veya şampuan veya sabun kullanarak bilhassa giysilerinizin dıştan kalan alanları; saçınızı, sakalınızı, boynunuzu ve kollarınızı yıkamanız, vücudunuzun nemli kısımlarına virüsün bulaşmış olma ihtimaline karşısında önemli bir korunma yöntemi olacaktır.”
Spor yaparken maske takmak risk oluşturabilir
Peki spor yaparken maske kullanmak zararlı olabilir mi? Prof. Dr. Öner Dikensoy bu soruya “evet” yanıtını vererek bunun nedenini şöyle anlatıyor: “Çalışma esnasında daha derin nefes olmak gerekiyor. Dolayısıyla kardiyak ile solunumsal rahatsızlıkları olanların ve uzun zamandır çalışma yapmamış olan kişilerin maske takmaları nefes almalarını zorlaştırıp, kalp ve akciğer üzerine düşen yükü arttırıp ölümcül komplikasyonlara yol açabiliyor. Bu kişiler maskesiz spor yapmaları için ya kendi evlerini seçim etmeli ya da kalabalık olmayan zamanları ve mekanları seçmeli, tercihen de fazla sıkıcı olmayan egzersizleri uygulamalılar” Maske takmanın fit durumda olup ahenkli çalışma yapan ve sağlıklı bireylerde hangi spor yapılırsa yapılsın ekstra bir sorun teşkil etmeyeceğini de gösteren Prof. Dr. Öner Dikensoy, “Fakat unutmamak gerekir ki yazın sıcaklarda yapılan ağır sporlar aşina sağlık problemi olmayan kişilerde bile altta yatan bakımlı bir kalp rahatsızlığını tetikleyerek tehlike oluşturabiliyor. böylece bilhassa ağır efor gerektiren egzersizleri yaparken mesafe kuralına uyulması durumunda maske takmaya gereksinim kalmayacaktır” diyor.
Vücudunuzu asla susamış bırakmayın
Prof. Dr. Öner Dikensoy sıcak havalarda terlemeye alt su kaybının artması nedeniyle vücudumuza daha fazla su almamız gerektiğini hatırlatarak, “Vücudumuzun yüzde 70’i sudan ibaret olduğu için günlük almamız gereken akıcı miktarı kaybettiğimiz akışkan miktarından minimum 500 ml daha artı olmalı. Yeterli su alınmadığında solunum yollarında kuruma meydana gelecektir oysa bu da virüsün mukozalardan hücreli içine girişini kolaylaştıracaktır. Kronik kalp veya solunum sistemi rahatsızlıkları olanların jurnal almaları gerekenden az su içmeleri hastalıklarının alevlenme riski açısından da dikkate alınması gereken bir şart” diyor.
Güneş gözlükleri korkutma oluşturabilir
“Teorik olarak güneş gözlükleri bir taraftan virüsün gözlerden bulaşmasına engel olabilirken, diğer taraftan da gerektiği şekilde dezenfekte edilmemeleri durumunda virüsün bulaşma riskini artırabiliyor. Fakat şu belli başlı kadar virüsün bulaşmasında gözlük takmanın riski arttırdığına dair herhangi bir kanıt ise mevcut yok.”
Henüz yorum yapılmamış.