Sizi osteoporozdan koruyacak 3 altın kaide

yaşam biçimi ve beslenme alışkanlıklarının fazla yakın ilişki içinde olduğu hastalıklar listelendiğinde hiç hiç kuşkusuz osteoporoz birincil sıralarda geliyor. Zira rahatsızlık kemiklerin kalsiyum ve diğer mineralleri kaybedip daha kolay kırılma eğilimi göstermesiyle ortaya çıkıyor. böylece vücudumuzun yaşayan dokuları kemiklerimize çocukluktan itibaren yatırım yapmamız son derece tartma taşıyor. Acıbadem Kayseri Hastanesi Fizik Çare Uzmanı Dr. Filiz Ateş, osteoporozdan korunmada etkili gıda önerilerini sıralıyor…

Osteoporoz her ne kadar ileri yaş hastalığı olsa da emin bir dönemden daha sonra ansızın ortaya çıkmıyor. Sürdürdüğümüz hayat tarzımız, hastalığa zemin yaratıcı düşük kemik kalitesi ve yoğunluğunun gelişmesini önemli şekilde etkiliyor. Hatta bu tesir anne karnına kadar uzanıyor. İstatistikler dünyada her 3 kadından ve her 5 erkekten birinde osteoporoza alt kırıklar geliştiğini gösteriyor. Yaygınlığı bu denli yüksek olduğu için osteoporozdan korunmaya yardımcı önlemler çok daha layık kazanıyor. Bu önlemlerin başında da dürüst gıda geliyor…

Tepe kemik kütlesini yükseltin

Dr. Alev, kemik yapımı gelişiminin bebeklik ve çocukluk döneminden başlayarak genç erişkinliğe kadar devam ettiğini söylüyor. 20 yaşlara ulaştığımızda ise irtifa kemik kütle denilen en dinç noktaya ulaşıyor. İşte bütün bu aşamada bebeklikten itibaren kalsiyumdan zengin gıdaların yeteri değin tüketmenin önemi ortaya çıkıyor. Çünkü irtifa kemik kütlesi yükseldikçe osteoporoz riski azalıyor. Dr. Ateş, boy kemik kütlesine ulaştıktan daha sonra ağır ağır şiddet kaybeden kemiklerde yıkımın başladığını ve menopozla birlikte kaybın hızlanarak devam ettiğini belirtiyor. Erkeklerdeki kemik kaybı ise 50 yaşından sonradan yaşanmaya başlıyor. Dr. Alev, bu nedenle yaşlanmamızla birlikte doğal olarak gelişen kemik kaybını azaltmak ve daha zinde kemiklere sahip olmamızda kalsiyum ve D vitaminin koşul olduğunu belirtiyor.

Her yaşta kalsiyuma yer açın

Sağlıklı ve zinde kemiklere ulaşarak osteoporozdan korunmak için mutlaka kalsiyum gerekiyor. Kemiklerimizin de yapı taşını yaratıcı kalsiyumun hangi miktarda alınması gerektiği ise yaşa kadar değişkenlik gösterebiliyor. Mesela gebelik ve emzirme dönemi ile büyüme hızının arttığı ergenlikte ihtiyaç duyulan kalsiyum miktarı artıyor. Bu dönemde önerilen kalsiyum miktarı 1200 mg’dır. Günlük gereksinim “2 su bardağı süt-yoğurt, 1 kibrit kutusu peynir+ 1 porsiyon sebze yemeği+ 3 porsiyon meyve” ile karşılanabiliyor. Dr. Alev, “Jurnal süt ve süt ürünleri ve bilhassa kalsiyumdan varlıklı, koyu yeşil yapraklı sebzelere beslenmenizde daha çok yer verin. aynı zamanda tahıl ve baklagiller de tatmin edici kalsiyum alımında takviye veriyor” diyor.

Günde 20 dakika güneşle temas edin

D vitamini eksikliğinin osteoporoz riskini artırdığına muhabere eden Dr. Filiz Alev, bunun için de günde 20-30 dakika dek ellerin, kolların güneşle temas etmesinin yeterli olduğunu belirtiyor. Besinlerle alınan kalsiyumun vücut kadar emilimini sağlayan D vitamini, cildin güneşle teması ardından karoser göre üretiliyor. Dr. Alev, D vitaminin bununla birlikte kemiğin gelişimine de yardımcı olduğunu söylüyor.

Osteoporoz riskini artıran faktörler

– Yetersiz kalsiyum ve D vitamini alınması,

– Yüksek sodyum içeren diyetler,

– Çinko yetmezliği,

– Düşük florid alınması,

– B, C, K vitamin yetmezliği,

– Fazla kafein, alkol tüketimi

Bunları yapın

– Her gün mutlaka bol taze sebze yiyin

– Kırmızı et yerine beyaz et ve balık tüketin

– Fazla yağ tüketiminden kaçının

– Çok pozitif proteinli gıdalar tüketmeyin

– Baklagilleri tercih edin

– Fosfat taşıyan hazır gıdaları azaltın

– Hazır yemekler, konserveler, katkı maddesi maddeleri olan gıdalardan uzaklaşın, taze konut yemekleri tercih edin

– Daha az tuz kullanın

– Tükettiğiniz şeker miktarını azaltın

– Kahve, kola gibi içeceklerden uzaktan durun

– Bol su için.