Magazin, Magazin Haberleri, Magazinevin.com

Site Rengi

Tatlı krizlerinin nedeni

17.02.2021
186
Tatlı krizlerinin nedeni

Yemeklerden anında daha sonra tatlı yeme isteği duyuyor, 3 – 4 saat daha sonra olağandışı açlık hissediyorsanız, yemek sonrası uyuma ihtiyacı duyuyorsanız, halsizlik, yorgunluk, çabuk sinirlenme gibi şikâyetleriniz varsa ve beslenmenize dikkat ettiğiniz halde kilo kontrolünüzü sağlayamıyorsanız, bu şart insülin metabolizmanızda bozukluk olduğunu gösterir. Bilhassa karın bölgesindeki yağlanmalar, insülin metabolizması bozukluğundan kaynaklanıyor olabilir. Bu, tükettiğiniz karbonhidratların enerji olarak kullanılamayıp, yağ olarak depolanması demektir.

İnsülin Nedir?

İnsülin, pankreastaki beta hücreleri kadar salgılanan ve kan şekerini düzenleyen bir hormondur. Tükettiğimiz karbonhidratlar, sindirildikten sonra vücudumuzda yer alan enzimler kadar parçalanarak glikoza dönüştürülür ve dekstroz vücudumuzun temel enerji kaynağıdır. Pankreastaki beta hücreleri, sindirim sonrası kana karışan üzüm şekeri kadar uyarılarak, glikozun gözenekli olan içine (kas, karaciğer, yağ dokusu) girmesini karşılayan ve kan şekerini düzenleyen insülin adlı hormonu üretmeye başlar. Gözenekli Olan çeperinde bulunan insülin, glikozun gözenekli olan içine girmesine tezgâhtar olarak, enerji kaynağı olarak kullanılmasını sağlar. Üzüm Şekeri hücre içine giremediğinde, kandaki düzeyi yükselerek hiperglisemiye (kan şekerinin yükselmesi) neden olur. Tam aksi durumda ise hipoglisemi (kan şekerinin düşmesi) meydana gelir.
Tatlı krizleriyle baş edebilmek için kan şekeri takibinin yanı sıra, beslenme alışkanlıklarında da değişikliğe gidilmesi tartı teşkil etmektedir.

Kolay Karbonhidratlardan Uzakta Durun

Sofra şekeri, reçel, bal, marmelat, pekmez, hazır meyve suları, pasta, kek, tatlı, şekerli bisküvi, çikolata, helva gibi basit karbonhidratlar kan şekerinin fazla ani yükselip, fazla ani düşmesine de niçin olur. Bulgur, tam tahıllı ürünler, kuru baklagiller ve kepekli ürünler gibi karmaşık karbonhidrat taşıyan besinler ise kan şekerini daha yavaş yükselttiğinden, kan şekeri düzeninin sağlanmasında daha etkilidir.

Alışveriş yaparken, satın almayı düşündüğünüz besinlerin size uygun olup olmadığını öğrenmek için ‘içindekiler’ kısmını mutlaka okuyun. İçeriğinde dekstroz, sukroz veya şeker bulunan yiyecekleri satın almadan önce, marka ve besin içeriklerini anekdot ederek diyetisyeninize danışın.

Ara Öğün Tüketimine Özen Gösterin

Asıl öğünlerdeki gıda tüketimini eksilmek ve arzu hissinizi bastırmak için ara öğün tüketimine özen gösterin. Az eksik ve sıkça beslemek, uzun süre açlıktan kaçınmayı ve kan şekerinin düzenini sağlar.

Ara öğün tüketiminin, atıştırmakla karıştırılmaması gerekir. Ara öğün saatleri yamalı olmamalıdır. Huysuz takdirde metabolizma hızının artmasına tezgâhtar olan ara öğünler, ters etki gösterir. Yamalı saatlerde kesintisiz atıştırmak, uzun süreli insülin salınımında problem yaratır ve insülin direncine niçin olur.

Posa Tüketimini Artırın

Sebze, meyve, bütün tahıllı ürünler ve kepekli ürünler gibi yüksek miktarda posa taşıyan besinler, midenin boşalma hızını yavaşlatarak tok kalmayı sağlar ve kan şekerinde meydana gelebilecek ani yükselmeleri engeller. Kuru baklagiller, yulaf ve portakal gibi çözünür posalar, kan şekerinin düzenlenmesinde çözünmez posalardan daha etkilidir. Günlük gıda planında 25-30 gr posa yer almalıdır.

Aç Karnına Meyve Tüketmemeye Itina Gösterin

Bozulmuş üzüm şekeri toleransı, hipoglisemi ve insülin salınımında bozukluk gibi şikâyetleriniz varsa, tatlı isteğinizi azaltmak için kimsesiz meyve tüketmemeye özen gösterin. Meyvelerde bulunan fruktoz (meyve şekeri) yavaş emildiği için, postprandiyal glukoz ve insülin yanıtı düşüktür. Diyabetik bireylerde % 15-20 fruktoz tüketimi, açlık, total kolesterol ve LDL kolesterol düzeylerini arttırmaktadır. Fruktoz, vücutta glikozdan daha bambaşka bir yolla operasyon gördüğü için, kan şekeri üzerindeki etkisi üzüm şekeri ile aynı değildir.

Tatlıyı hayatınızdan çıkarmadan da, ağız tadı tadınızı ve besin alışkanlıklarınızı değiştirebileceğinizi unutmayın. Bunun için tüketim miktarını ayarlamanız yeterli olacaktır.

• Şerbetli, hamurlu tatlılar yerine sütlü tatlıları seçim edin.
• Tatlılarda kullandığınız şeker miktarını azaltarak, lezzet katmak için vanilya, kakao gibi aromaları seçim edin.
• Çikolata paketinin tümünü tüketmeye engel olamıyorsanız, kalıp çikolatalar yerine minik parçalar halinde satılanları tercih edin.
• tekrar tekrar tatlı harcamak istediğinizde, odak noktanızı değiştirin ve aklınızı meşgul edecek uğraşlar bulun. Oysa benzer meşguliyet her seferinde bitmiş etmeyin ama, meşguliyetiniz bir vakit sonra tatlıyı çağrıştırmasın.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.