Hayattan tutku alarak kilo verin

“Son beş yılda herhangi bir yöntemle kilo vermiş, ama verdiği kiloyu asgari beş sene korumuş kişi sayısının oldukça az olduğu görülüyor. Bu sorunun çoğu nedeni bulunuyor. kişisel hazırlanmamış ve kilo korumaya karşın olmayan yöntemlerin popülerliği, bunun en kayda değer nedeni olarak sayılıyor. Keza çalışma hayatının gıda seçimimizi negatif yönde etkilemesi, fazla sayıda lokanta açılmasıyla ev dışarıya yeme sıklığının artması ve yüksek kalorili yiyeceklerin servis edilmesi de kilolardan kurtulamamamızın manâlı nedenleri arasında.” Bunlar, Fark Etmeden Diyet Besin ve Eğitim Danışmanlığı’ndan Uzman Diyetisyen Selahattin Dönmez’in fikirleri.

Dönmez, özellikle bize tutku veren şeyleri kısıtlamanın veya gıda programından çıkarmanın ne değin hatalı olduğuna da değiniyor. Ve ufak detaylara dikkat ederek her şeyi yiyebileceğimizin fakat kilo almayacağımızın müjdesini veriyor. İşte Dönmez’in verdiği örnekler ve paylaştığı öneriler… “Bu açıdan baktığımızda iki soru aklıma geliyor. Niçin bireyler kilo korumaya özendirme edici olmayan yöntemlerle hâlâ uğraşıyorlar? Neden kilolu bireyler her seferinde aşina bu acı hüsranı yaşıyorlar? Bu karmaşık soruların yanıtları açık konuşmak gerekirse epeyce kolay: Kilo verme dürtüsü aşağıda yatan psikolojik gerçekler. Çünkü şişman bireyler için kilo devretmek, ‘yemek yenmediğinde’ kendiliğinden ve kolayca gerçekleşen doğal bir durumdur. Ya Da şişman bireyin, nasihat edilen yanlış bir popüler diyet sistemiyle kilo vermiş birini gördüğünde, kendisinde anında o sistemi uygulamak istemesi de benzer şekilde kaçınılmaz olarak olumsuz sonuçlanır. Beslenmeden çıkarılan bol karbonhidratlı yiyecekler; ekmek, pilav ve makarnalar, diyete eklenen bol yağlı proteinli yiyecekler olan et, balık tavuklar… Netice, süratli verilen kilolarla oluşan muhteşem metamorfoz ve arkasında o sisteme uzun vakit adapte olunamayarak çabucak geri alınan kilolardır.”

Doğru perhiz nedir?

Önemli noktalara parmak basmaya devam ediyor Selahattin Dönmez: “Beslenme bilimi, ‘doğru perhiz’i tanımlamakta her zaman zorlanmıştır. Şişmanlığın tedavisini 15 yıldır bire bir uygulayan bir diyetisyen olarak klinik deneyimlerim şunu gösteriyor: Doygunluğu sağlamayan bir beslenmede kuvvetsiz belirmek uğruna aç kalınarak verilen kilolar, sonunda kesin geri alınır. Zayıflamaya yalnızca, jurnal aldığımız kalorinin harcadığımız kaloriden az olmasının etkisi vardır. Bu durumda kişi, günlük zayıflamaya etmen olacak kaloriyi sağladığı sürece pizza, makarna, içki, tatlı, çikolata ve kebap yiyerek de kolaylıkla zayıflayabilir. Bu sitemin temel amacı, evde, restoranda, fast food besin sunan zincirlerde, kafelerde ve self servis kahve dükkânlarında neyin seçim edilmesi ve niçin uzaktan durulması gerektiğini bireye öğretmektir. Bu Nedenle gerçekten kilo almaya neden olan fazla kaloriyi ‘fark etmeden azaltarak’, dinç ve daimi kilo atamak mümkündür. Perhiz aktivitelerine ilave olarak; haftada dört kez, orta tempoda minimum 60’ar dakikalık yürüyüş de gerekli ve yeterlidir. Kilo verdikçe bu süreyi 5-7 dakika arasında uzatmak, özellikle basen ve karın bölgesindeki yağların erimesini ve daha artı incelmeyi sağlayacaktır. böylece bireye doyum sağlayan, sevdiği besinleri yiyebildiği, sosyal hayatına uygun ve ‘yediği yiyeceğin miktarını’ öğreten bir besin modeliyle kilo korunması, yüzde 99.9 başarıyla sonuçlanmaktadır.”