Magazin, Magazin Haberleri, Magazinevin.com

Site Rengi

Baş dönmelerinizi hafife almayın

18.02.2021
235
Baş dönmelerinizi hafife almayın

Baş dönmelerinin büyük bölümü kulakla ilgili hastalıklardan kaynaklanıyor. Orta ve ileri yaşlarda daha sık görülen baş dönmesinin büyük bölümünün kulakla ilgili hastalıklardan kaynaklandığını gösteren uzmanlar, mutlaka bir hekime danışılmasını öneriyor.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi KBB Uzmanı Doç. Dr. Murat Topak, dengenin gözlerden, iç kulaktaki denge organlarından, kas ve iskelet sisteminden gelen bilgilerin beyin tarafından değerlendirilmesi sonucu sağlandığını söyledi.

Bu sistemlerden birinde ortaya çıkacak bir bozukluğun sistemler arasındaki uyumu bozduğunu ifade eden Doç. Dr. Topak, bunun sonucunda da dengesizlik ya da baş dönmesi şikayetlerinin ortaya çıktığını ifade etti.

35 yaş ardından daha sık görülüyor

Baş dönmesinin bir hareket yanılsaması olduğunu ifade eden Doç. Dr. Topak, “Hasta, olmayan bir hareketi varmış gibi hissetmekte, kendisinin veya çevresinin hareket ettiğini zannetmektedir. Dengesizlik hissi, kişinin çevresine tarafından dengesini sağlayamama durumudur. Baş dönmesi ve denge bozukluğu, oldukça sık rastlanan yakınmalardandır. Orta ve ileri yaş grubunda daha sıktır. Çocukluk çağında epeyce aralıklı görülmektedir” şeklinde konuştu.

Baş dönmesi ve dengesizlik yakınması olan hastanın değerlendirmesinde ayrıntılı bir şekilde şikayetlerin not edilmesi ve sistemik muayeneye ast tutulmasının en kayda değer adım olduğunu gösteren Doç. Dr. Topak, şunları söyledi:

“Bu ara sıra Kulak Burun Boğaz (KBB), Nöroloji ve Kardiyoloji’den oluşacak bir takım çalışmasını gerektirebilir. Birçok süre ayırıcı tanıda odyometrik testler, videonistagmografi, kalorik testler, rutin biyokimya, elektrokardiyografi, MRI, boyun doppler, ultrasonografi gibi birçok teknolojik aletten yararlanılabilir.

Muayene ve hastanın hikayesi kulak ile ilgili bir hastalığı düşündürüyorsa odiometrik muayene ile hastanın işitmesi yoklama edilmelidir. VNG (videonistagmografi) iç kulak fonksiyonlarını bildiren bir öteki testtir, görsel veya kalorik uyaranla oluşturulan göz hareketlerinin kaydedilmesi esasına dayanır. Baş dönmesine niçin olan lezyon yerinin ve tarafının saptanmasına dair bilgi verebilmesi ve özellikle bilgisayarlı sistemde dökümantasyon sağlaması önemli bir özelliğidir”

Sorun kulağınızda olabilir

Baş dönmelerinin değişik sebepleri olduğunu belirten Doç. Dr. Topak, bunları şöyle sıraladı:

Kulakla ilgili nedenler

Hakiki baş dönmelerinin büyük bir kısmından kulak ile ilgili hastalıklar sorumludur. Pozisyona tabi baş dönmesi, baş dönmesi ile ilgilenen kliniklerde en sık rastlanan nedendir. İleri yaş gruplarındaki vertigo olgularının %50’sinden sorumludur. Tipik yakınmalar baş hareketleriyle ortaya meydana çıkan, saniyeler süren, çevrenin dönmesi türünden olan vertigo ile birlikte dengesizlik duygusal ve bulantıdır. Birçok hastada bu şikayetler devirli olarak düzelir ve sonradan tekrarlar. Tanısı, iç kulaktaki yarım daire kanallarının, yapılan testler esnasında bazı manevralara verdiği yanıtlara bakılarak konulur. Tedavisi, yarım daire kanallarının içerisinde yer değiştirmiş olan kristallerin tekrar yerine oturtulmasına dayalı özel manevralardır.

Meniere hastalığı

İşitme kaybı, kulakta çınlama, dolgunluk hissi ve baş dönmesi atakları ile karakterizedir. Rahatsızlık iç kulaktaki sıvıların dengesizliğinden kaynaklanır. Viral bir enfeksiyon sonrası denge sinirinin etkilenmesine emrindeki kulak hastalıkları, akut ve kronik orta kulak iltihapları, işitme kaybı ile giden kulak hastalıkları, ara sıra hiç bir nedene bağlı olmaksızın iç kulakta yer alan zarların yırtılmasına emrindeki baş dönmeleri olabilir.

Stres ve sigara atakları tetikleyebilir

Meniere hastalığında stres, bitkinlik, sigara, alkol ve kafein gibi etkenlerin atakları tetikleyebildiğini kaydeden Doç. Dr. Topak, şu tavsiyelerde bulundu:

“Tuzlu gıdalardan kaçınma, yemeklere piştikten daha sonra tuz konulmaması önerilir. Hastalığın doğal seyrinde kişiye özgü farklılıkların bulunması tedavi seçimini ve yöntemini güçleştirmektedir. Fakat çoğunlukla hastaların %85’i medikal tedaviden fayda görür, geri kalan %15 kadarında ise girişimsel tedavilere gereklilik ortaya çıkar, bunlar aralarında intratimpanik tedaviler, yerel yüksek basınç uygulaması, ventilasyon tüpü uygulaması, endolenfatik kese cerrahisi, vestibüler nörektomi sayılabilir. Baş dönmesinin akut veya kronik orta kulak iltihabına tabi olması durumunda bu hastalıkların uygun şekilde çare edilmesi gerekir. Öteki baş dönmesi nedenleri, ilgili branş hekimlerince içten teşhis konulduktan sonradan değişik yöntemlerle tedavi edilir”

Travmalar

Sıklıkla başa alınan sert darbelerle, kafatasında oluşan, iç kulakta da hasara yol açan bir kırık ardından işitme kaybı ile birlikte baş dönmesi oluşabilir. Bazen herhangi bir kafatası kırığı olmadan da iç kulak yapılarında sarsıntıya alt olarak baş dönmesi oluşabilir.

Nörolojik hastalıklar

Migren, beyin, beyincik gibi organlardan oluşan merkezi sinir sistemindeki kanama veya kan damarlarındaki tıkanıklıklara emrindeki beslenme bozuklukları, multipl skleroz, farklı alanlara yönlendirilmiş beyin tümörleri, parkinson hastalığı gibi hastalıklar dengenin bozulmasına neden olabilirler.

Dahili hastalıklar

Yürek yetmezliği, yürek kapakçığı hastalığı, diabet, tiroid bezi hastalıkları, kansızlık, yoklama edilemeyen yüksek kan basıncı, pozisyona yan düşük tansiyon, yürek ritm bozuklukları, ani ve şiddetli su kaybı (ishal, kusma) baş dönmesine niçin olabilir.

Hem psikojenik baş dönmeleri de görülebilmektedir.

Profesyonel destek kayda değer

Baş dönmelerinde tedavinin nedene karşın olduğunu açıklayan Doç. Dr. Topak, “Pozisyonel baş dönmelerinde testler sırasında saptama edilen patolojik durumu ıslah edici manevralar ile tedavi mümkündür. Meniere hastalığında uygulanan tedavi saldırı sırasında öncelikle baş dönmesi edinmek üzere hastalığa ait yakınmaları ortadan kaldırmayı amaçlar, ataklar arası dönemdeki tedavide ise hastaya ait tetikleyici stres faktörlerinin belirlenmesi ve giderilmesi, sedanter (baştan savma fiziksel aktivitenin olduğu veya somut aktivitenin olmadığı) bir yaşam tarzını bırakarak mücadele ve spor aktivitelerine teşvik edilmesi ve gereğinde profesyonel psikolojik yardım alınması da önemlidir” diye uyardı.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.