İşitme kaybının sebebi orta kulak iltihapı olabilir
Çocuğunuz seslendiğiniz halde size yanıt vermiyorsa ya da televizyonun sesini fazla açıyorsa işitme azlığından şüphe etmek gerekiyor. Geniz eti ve orta kulak iltihapları, işitme kayıplarına yol açabiliyor. Uzmanlara göre, çocuğun yatarak biberonla beslenmesi, besin alerjileri, sigara dumanı ve geniz eti enfeksiyonları orta kulak iltihaplarına niçin oluyor. Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi’nden KBB Uzmanı Prof. Dr. Murat Topak, orta kulak iltihapları ve geniz eti sorunlarının çocuğun gelişimini etkilediğini ve yaşam kalitesini düşürdüğüne uyarı çekti.
Orta kulak iltihabının, orta kulak ve orta kulağa anatomik olarak bağlanan boşlukları döşeyen mukozanın enfeksiyonu olduğunu belirten Prof. Dr. Murat Topak, orta kulak iltihabında tamamen hava ile dolu olması gereken orta kulakta iltihabi sıvının bulunduğunu ifade etti.
Orta kulak iltihabı sınıflandırılması
Orta kulak itihaplarının dört başlıkta sınıflandırıldığını bildiren Dr. Topak, “Bunlardan ilki mirinjittir. Mirinjit orta kulak iltihabına alt ya da tek başına kulak zarı iltihabıdır. İkinci sırada yer alan akut orta kulak iltihabı, ani başlayan, ağrıyla karakterize kısa süreli orta kulak iltihabıdır. Effüzyonlu orta kulak iltihabı, ani ve şiddetli belirtiler olmadan sağlam kulak zarı peşinde sıvının (effüzyon) birikmesidir. Bu terim akıntılı ve iltihabi kökenli olmayan uzun süreli bir orta kulak problemini tanımlar. Kronik orta kulak iltihabı ise orta kulaktan kulak zarındaki bir perforason yoluyla gelen kronik bir akıntı ile birlikte uzun süreli bir enfeksiyonu tanımlar” dedi.
Çocukların %85’i orta kulak iltihabı geçirir
Orta kulak iltihaplarının çocukluk yaş grubunun en sık görülen hastalıkları arasında yer aldığını açıklayan Dr. Topak, “Tüm çocukların %85’inin en az bir defa akut orta kulak iltihabı atağı geçirdiği göz önüne alınırsa hastalığın önemi kavranabilir” dedi.
Östaki kanalı kısa ve yataydır
Çocuklarda akut orta kulak iltihabına daha fazla rastlanmasının birkaç nedeni olduğunu kaydeden Dr. Topak, “Bağışıklık sisteminin bütün olarak olgunlaşmasına değin özellikle çocuk yuvası, yuva ve ilkokuldaki çocuklar çoğunlukla üst solunum yolu enfeksiyonuyla karşılaşır. Ayrıca erişkinlere kadar daha kısa ve yatay durumda olan östaki kanalından bu üst solunum yolu enfeksiyonları kolayca orta kulağa ilerleyebilir” dedi.
Yatarak gıda hastalığa yol açıyor
Dr. Topak, orta kulak iltihabının çocuklarda daha yaygın olarak görülmesinin öteki sebeplerini de şöyle sıraladı: “Bu esas mekanizmanın yanına çocukların yatar pozisyonda beslenmesi (yatarak biberon emen çocuklarda süt kolaylıkla orta kulağa geçebilmekte ve enfeksiyon gelişimine zemin hazırlayabilmektedir), besin alerjilerinin bulunması, faizsiz sigara içiciliği ve kronik geniz eti enfeksiyonları riski artıran ek faktörlerdir.”
Effüzyonlu orta kulak iltihabını, “orta kulakta, kulak zarı gerisinde akut enfeksiyon bulguları olmaksızın bir değişken bulunması durumu” olarak tanımlayan Dr. Topak, “6 haftadan kısa süren efüzyonlar çoğunlukla akut orta kulak iltihabına bağlıdır, orta kulaktaki efüzyon 3 aydan uzun zaman yerinde kalırsa kronik akıtma olarak isimlendirilir. Kronik efüzyonlu orta kulak iltihabı bir çocukluk çağı hastalığıdır, yarık ağız tadı gibi anomaliler, Down sendromu, farengolarengeal reflü, östaki tüpünün anatomik pozisyonu ve sık üst solunum yolu enfeksiyonu gibi faktörler çocuklarda efüzyonlu orta kulak iltihabı riskini arttıran faktörlerdir. Mevsimlerle ilişkilidir, üstteki solunum yolu enfeksiyonu sıklığının arttığı bahar aylarında daha sık görülürken yaz aylarında sıklığı azalır” diye konuştu.
İşitme azlığı manâlı bir bulgu
Effüzyonlu orta kulak iltihabının silik belirtilerle seyreden bir hastalık olduğunu ve çocuğun bariz bir şikayeti olmadan rastlantı eseri de teşhis edilebildiğini açıklayan Dr. Topak, şunları söyledi: “Bilhassa sancı, alev ve kulak akıntısı gibi belirtilerinin olmaması ailenin dikkatinin kulağa yönelmesini önler. Küçük çocuklarda ellerin kulağa çoğu kez götürülmesi tek bulgu olabilmektedir. İşitme azlığının varlığı başlıca fark edilmez. Anne-babalar çocuğun çağrılara cevap vermemesini çoğunlukla ilgisizliğine, TV sesini fazla açmasını merakına ve yakından seyretmesini olası bir görme kusuruna bağlar. Çocukların çoğunda teşhis öğretmenlerin uyarıları sonucunda ya da öteki rahatsızlıklar nedeniyle doktora götürüldüklerinde konur.”
İyi çare edilmeyen kronik efüzyonların diğer kronik kulak hastalıklarının ortaya çıkmasında en manâlı faktörlerden olduğunu vurgulayan Dr. Topak, “Akut orta kulak iltihabı sonrası ortaya çıkan efüzyonların kronik efüzyonlu orta kulak iltihabı tanısı alması için minimum 3 ay süreyle takip edilmeleri gerekir. İlk kere teşhis edilmiş ve daha önceden efüzyonun olup olmadığının bilinmediği hastalarda eğer bahar ve kış aylarında hasta görüldüyse medikal tedavi uygulanır. Yaz başlangıcında ise peşine düşüp takip daha uygundur. Medikal tedavide en sık kullanılan ilaçlar antibiyotiklerdir. Cerrahi tedavi kararı verilmesinden önce hastanın en az iki kere medikal tedavi almasında avantaj vardır. Cerrahi tedavide ventilasyon tüpü uygulaması yapılır” diye konuştu.
Henüz yorum yapılmamış.