Kabızlığa yol açan 8 niçin
Millet dilinde “kabızlık” olarak aşina, tıp dünyasındaki adıyla “konstipasyon” genelde geçici bir sorun olsa da, kronik bir hal de alabiliyor. Hemencecik herkeste gelişebilen kabızlık uzun sürdüğünde önemli bir sorun haline gelebiliyor. Bunun nedeni ise kabızlık ve kabızlığın yol açtığı komplikasyonların jurnal yaşam kalitesini epeyce bozmasının yanı sıra, kolay yöntemlerle çare edilme şansı varken, daimi yapısal değişikliklere niçin olabilen operasyonlara müracaat etmek zorunda kalınması.
Bu yüzden kabızlığı durdurmak için altta yatan nedenleri erken saptamak ve bu doğrultuda çözümler olmak fazla önemli. Kabızlık denilince akla ilk olarak “posasız besin” ve “yetkisiz su tüketimi” geliyor. Oysa kabızlık yaşanmasının sorumluları sadece bunlarla sınırlı değil.
İşte kabızlığa yol açan 8 neden:
Lifsiz besin
Yediğimiz gıdalar ince bağırsağımızda sindirilip zorunlu maddeler kanımıza geçtikten sora, geriye kalan artıklar bol sulu bir formda, ince bağırsağımızdan kalın bağırsağımıza geçiyor. Kalın bağırsağımızın görevi de bu sulu dışkının makata içten ilerlerken suyunu geri emmek ve sonuçta 200-300 gramlık katı dışkı haline getirmek.
Gıdalarımızda tatmin edici lif alamazsak, kalın bağırsağımızdan geri emilen su miktarı artıyor ve sonuçta geri kalan dışkı çok katı ve sert oluyor. böylece kabızlığı durdurmak için en etkili yol, lifli besinleri sofranızdan yetersiz etmemek.
Bilinsizce yapılan diyetler
Fit ve ideal kiloda bir vücuda sahip edinmek anında herkesin gerçek dışı. Bunun için de çoğumuz benzeşen arkadaş tavsiyesiyle tesadüfen diyet yaparak kilo vermeye çalışıyoruz. Fakat uzmanlar bilhassa kilo belirlemek için uygulanan diyetlerin bilinçsizce yapıldığı, mesela alınan eksik miktardaki gıdalara yeterince yağ, lif ve su takviyesi yapılmadığı takdirde, sert dışkıya bağlı olarak kabızlık gelişebileceği uyarısında bulunuyor.
Hareketsizlik
Kabızlığa neden olan etkenlerden biri de, dingin bir yaşam sürmek. Sindirim sistemimizde gün içinde çoğu istemsiz hareket olaylar gerçekleşiyor. Bunlardan biri, hareket ettikçe bağırsağımızdaki ilerletici ve çalkalayıcı hareketlerin otomatik olarak başlaması. böylece gün içinde uyumlu yürüyüş yapmaya özen gösterin.
Yetersiz değişken tüketimi
Yetkisiz su tüketildiğinde ince bağırsaktan kalın bağırsağa geçen dışkı daha sert kıvamlı hale geliyor. Bu sertçe dışkı suyunun kalınbağırsakta geri emiliminin ardındaki sertliği iyice artıyor.
Yeterli miktarda su tüketildiğinde (kilo başına en az 30 ml. Örneğin 60 kg bir kişi için yaklaşık 1800-2000 ml gibi) kalın bağırsağa geçiş yapan dışkı yeterince sulu hal alıyor. böylece gün içinde bol bol su içmeniz fazla kayda değer. Ayrıca çay (açık –eksik demli elde etmek kaydıyla ), sulandırılmış ve içine şeker eklenmemiş meyve kompostoları, erik suyu ve bitki çayları da önerilen sıvılar arasında yer alıyor.
Gebelik
Gebelik de kabızlık sorununa yol açabilen bir diğer etken. Daha öncesinde kabızlık yakınması yokken, yetersiz su ve lif alımı, hareketlerin azalması, hamileliğin devamını karşılayan kanda artmış progesteron hormonunun varlığı, özellikle son aylarda bebek ile bağırsakların karın içinde yer kapmaca oynaması, kabızlık yapabiliyor.
Keza artan karın ile doğru ve sağlıklı ıkınmaların yapılamaması ve gebelik süresince alınması gerekli olan bazı ilaçlar (demir, kalsiyum ve flor takviyeleri gibi) da kabızlık nedeni olabiliyor. Hamilelikte oluşan kabızlıktan korunmak için lif ve istikrarsız tüketimlerini yeterince artmak, uyumlu çalışma/hareket yapmak fazla kayda değer.
Bazı ilaçlar
Beslenme ile hayat alışkanlıklarınıza uyarı ettiğiniz halde kabızlık sorununuz devam ediyorsa altta yatan faktör kullandığınız ilaçlar olabilir. Çünkü demir, kalsiyum, spazm çözücüler, bunalım ve bir takım kan basıncı ilaçları da kabızlık sorunu oluşturabiliyor. Bu ilaçları göstermek şart ise kabızlığın önlenmesi için ek olarak bu ilaçlarla etkileşime girmeyen laksatifleri de hekiminiz önerdiği takdirde kullanabilirsiniz.
Uzun süreli seyahatler
Uzun süreli seyahatler vücudun besin, uyku, hareket ve dışkılama düzenini bozabildiği için, kabızlığa neden olabiliyor. Bu gibi seyahatlerde mümkün olduğunca hareketi ve su tüketimini daha da artırmalı ve yerinde laksatifler ya da lif içeren destek ilaçları gezi baştan başa, öncesinden verilmiş bilirkişi tavsiyesi doğrultusunda kullanmalısınız.
Dışkılama ihtiyacını sürekli ertelemek
Kimi vakit mekandaki tuvaletin hijyenik olmaması, kimi süre acil yetişilmesi gereken yerler nedeniyle tuvalet yapma ihtiyacımızı geciktiriyoruz. Fakat tuvalet yapma duygusal geldiğinde, dışkılamak yerine bu eylemi ertelemek refleksler yoluyla bağırsak hareketlerini tersine çevirerek, dışkının bağırsağın son bölümü olan rektumdam, daha yukarısına gitmesine ve tuvalete gitme hissinin kaybolmasına neden oluyor. Bunun sonucunda da dışkının kalın bağırsakta kalış süresi uzuyor, dışkıdan suyun geri emilimi artıyor ve dışkı daha da sertleşiyor.
Yrd. Doç. Dr. Ersoy bu konu hakkında şunları söyledi: “Sert dışkının çıkartılabilmesi baskı olduğu için de kabızlık gelişiyor. Dışkı bağırsakta bekledikçe, rektumun bir süre daha sonra genişliği artıyor, duyarlılığı kayboluyor ve tuvalete gitme şehvetli frekansı gitgide azalıyor. Kabızlık sorunu oluşmaması için dışkılama ihtiyacı 5-10 dakikadan fazla ertelenmemeli.”
Bu hastalıklar da kabızlık yapıyor
Uzun süren kabızlıklar sonucunda anal fissür (makatta çatlak), basur (basur), makat bölgesinde büyüyen bağırsak fıtıkları ve makat sarkmaları gibi makat bölgesini ilgilendiren ve dışkılamayı önleyebilen yapı bozukluklar/hastalıklar da gelişebiliyor. Bu durumların oluşması kabızlığı daha da tetikliyor. Kabızlığın devam etmesi de bu hastalıkların şiddetinin artmasına yol açıyor. Bu durum zamanla kısır döngü içine giriyor.
Diyabet, hipotiroidi, sinirleri tutan bazı nörolojik hastalıklar (alzheimer, multiple skleroz gibi), kaza veya operasyonlar sonrası gelişmiş bel ve omurilik yaralanmaları, elektrolit dengesizlikleri (kalsiyum, magnezyum, potasyum gibi) de kabızlık yapabiliyor.
Ot Gibi Yaşama veya kanser gibi nedenler de kabızlık yapabiliyor.
Henüz yorum yapılmamış.