Kahvenin faydaları

Dünyada sudan sonra en fazla tüketilen içecek olan kahve günlük yaşamda, özel günlerde ve kutlamalarda kültürümüzün kayda değer bir parçası olarak ön plana çıkıyor. Dikkati artıran, zindelik veren kahve, ölçülü ve dürüst tüketildiğinde hastalıklara karşısında koruyucu tesir yapıyor. Memorial Wellness Gıda Danışmanı Dyt. Vildan Çelik, “1 Ekim Dünya Kahve Günü” öncesinde kahve ve faydaları hakkında bilgi verdi.

Kuvvetli antioksidan

Kahve, kökboyasıgiller (Rubiaceae) familyasının Coffea cinsinde yer alan ağacın meyve çekirdeklerinin kavrulup öğütülmesi ile elde edilen tozun, su ya da sütle karıştırılmasıyla yapılan içecektir. İçerdiği kafein maddesinin niteliği yüzünden uyarı artırıcı ve stimülan yani uyarıcı özelliğe sahiptir. bununla birlikte fazla zinde bir antioksidan olan kahve, E ve B grubu vitaminler, potasyum, magnezyum gibi mineral içermektedir.

Metabolizmayı hızlandırır

Kahvenin içeriğinde yer alan kafeinden ötürü yürek atışı hızlanarak vücut ısınmaya başlamaktadır. Bu şart metabolizmanın yüzde 5-6 hızlanmasından dolayı kaynaklanır. Kafein vücuttan çarçabuk emilir ve bu sayede psikoaktif bir etkisi olmaktadır. Kişiden kişiye değişen süreçlerde olsa da; bu etkisi ile zindelik ve enerji vermektedir. Avusturya’da yapılan bir araştırmada;gönüllü grup 100 mg. kafein aldığında ( sıradan tek bir fincan kahvede olduğu dek), gönüllülerin beyin aktivitelerinde kafein almayan gruba göre, fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleri ile ölçülebilen bir yükselme olmuştur.

Kasları güçlendirir, yürek hastalıklarını önler

Yeniden içeriğindeki kafeinin etkisinden ötürü hızlanan kan dolaşımı nedeniyle adale ağrılarını baskılar ayrıca adale kuvvetinde yükselme sağlar. Kafein alındıktan sonra vücuttaki bağımsızlık yağ seviyesini artırır ve serbest yağ asitlerinin enerji ihtiyacını karşılaması için kullanılmasını destekler. Bu durum kaslardaki glikojen depolarının tükenmesinin önüne geçmektedir. Yürek atım hızı ve maksimum oksijen tüketimini tetiklemesiyle dayanıklılığı artırmaktadır. Bu yüzden sporcularda performansı belirli bir oranda artırdığını görülmektedir. 37.000’den pozitif insandan elde edilen bir Hollanda çalışması ise; her gün 2-4 kadeh arası kahve içenlerin, daha çok içenlere veya hiç içmeyenlere oranla yüzde 20 oranında daha düşük yürek hastalığı riskine sahip olduğunu göstermiştir.

Yemeklerden 1’er saat önce ve sonradan tüketin

Kahve polifenolleri, demire bağlanan ve emilimini azaltan bileşikler içermektedir. Bu yüzden demir taşıyan yiyeceklerle kahve alımı, demir emilimini düşürecektir. Yemeklerden 1 saat önce veya sonradan kahve harcamak bu durumu ortadan kaldırmaktadır. Kafeinin halk müziği üzerindeki etkisi değişkendir. Bir Takım halk müziği için yüksek dozlarda kahve sinirlilik ya da endişeye, uyku kalitesini etkileyerek uykusuzluğa neden olabilmektedir. Kimileri ise kahveyi daha hızlı metabolize ettiğinden bu durumu kolay basit yaşamamaktadır. Birey kahve içtikten daha sonra olumsuz etkilendiğini hissederse kafein alımını sınırlandırmalıdır.

Türk kahvesini seçim edin

Eğer çok fazla kahve tüketen biri dozunu yıkmak istiyorsa, bu durumu kademeli olarak yapmalıdır. Çünkü kafein kişide mahrumiyet duygusal uyandırabilir ve bununla beraber baş ve kas ağrısı gibi etkilerle karşılaşılabilir. bununla beraber kahve tercihi yaparken kilo kontrolü temin etmek için kalorili olabilecek mocha, macchiato gibi kahveleri sık tüketmekten kaçınılmalıdır. Türk kahvesi, espresso veya filtre kahve en sağlıklı tercihler arasında yer almaktadır. Keza kahve asidik bir gıda olduğu içinasit seviyesinden düşük beslenmek isteyenler Endonezya’ya has Sumatra kahvesini tercih edebilirler.