Mevsim geçişlerinde bağışıklığı cesaretlendirmek için öneriler

Kalsiyum, protein ve çinko bakımından varlıklı olan süt ve süt ürünlerinin beslenmede kayda değer bir rolü olduğunu söyleyen Yiyecek Mühendisi Derya Kaya Bulut, mevsim geçişlerinde bağışıklığı desteklemeye tezgâhtar gıdalar hakkında bilgi verdi.

Çinko zengini besinler tüketin

“Çinko, bağışıklık sisteminin temel mekanizmasında ve özgür radikallerin vücuda verdiği hasarı önlemede kayda değer bir role sahiptir. Ayrıca immün sistemi güçlendirir, metabolizmayı hızlandırır, dinamik ve pozitif olmanıza katkıda bulunur. Mevsim geçişlerinde mutlaka çinko seviyelerine bakılmalıdır. Çinko değerlerini gıda yoluyla teşvik etmek için başlıca ve ara öğünlerinizde hindi eti, kabak çekirdeği, kuru baklagiller, deniz ürünleri, rüşeym, susam, fındık, badem, ceviz, fıstık gibi besinlere yer vermelisiniz” diyen Gıda Mühendisi Derya Kaya Bulut, süt ve süt ürünlerinin de çinko açısından varlıklı olduğunu belirtiyor.

Kalsiyum ve proteinden zengin besinlere yer açın

“Kalsiyum, vücudun su dengesini sağlar, ödemi azaltır, bağışıklık sistemini kuvvetlendirir. Süt ve süt ürünleri yalnızca protein yok, bununla beraber kalsiyum içeriği sayesinde de kilo kontrolü sağlar. Buna bağlı olarak, besin programına yetişkin bireylerin günde 2-3 su bardağı dek süt ve süt ürünlerini eklemeleri gerekir. Enfeksiyon geçirildiği dönemlerde, protein kaynaklarının tatmin edici tüketilmesi, vücutta oluşan yıkımı yapıma çevirmesi için oldukça önemlidir. Keza protein yetersizliği depresyona yatkınlığı tetikler ve bağışıklık sisteminin çalışmasını engeller” diyen Gıda Mühendisi Derya Kaya Bulut, süt, yoğurt, kefir, ayran, peynir, yumurta, et, tavuk ve balık gibi gıdaların iyi proteinin kaynakları olduğunu belirtiyor.

Vitamin eksikliğini ihmalkârlık etmeyin

“B12 vitamini eksikliği; asap sistemi harabiyetine, depresyona, duygu durum bozukluklarına, akıl kaybına ve öğrenmede güçlüğe sebep olabilir. Dinç bir hafızaya sahip olmak ve sabahları dinlenmiş uyanmak, mutsuz ve kederli ruh halinden kurtulmak için gıda programında mutlaka B12 vitamini taşıyan besinlere yer ayrılmalıdır. Yumurta, et, balık, süt, peynir, ve yoğurt gibi besinlerde yoğun olarak B 12 vitamini bulunur. Yaz dönemi yavaş yavaş geçip kışa girerken vücutta en çok eksikliği hissedilen vitaminlerden birincil sırada D vitamini yer alıyor. D vitamini eksikliği, bağışıklık sisteminin zayıflamasını sonucu hastalıklara davetiye çıkarıyor. D vitamininin en iyi kaynağı güneş olmakla beraber, D vitamininden varlıklı besinler; yumurta, süt ve süt ürünleridir.”

“Yoğurdu sofranızdan yetersiz etmeyin, yeşil suyunu dökmeyin”

Gıda Mühendisi Derya Kaya Bulut, mevsim geçişlerinde sağlıklı beslenmenin önemine dikkat çekerken yoğurt tüketmenin de manâlı olduğunu belirtiyor ve yoğurdun yeşil suyunun dökülmemesini önererek yoğurt tüketimiyle ilgili önerilerini şu şekilde sıralıyor:

– Yoğurt, varlıklı mineral ve vitamin içeriği doğru jurnal beslenmemizde sağlığa faydaları ile öne çıkar. Türk mutfağında fazla kayda değer bir yeri bulunan yoğurt, sütün süt asiti fermantasyonu sonucu elde edilmektedir. Süte kadar laktoz oranı düşük olmakla beraber kalsiyum, protein ve kuru madde oranı yüksektir. Birçok mineralin yanına B grubu vitaminleri, A vitamini ve E vitamini içermektedir. Yoğurt içerdiği kalsiyumdan nedeniyle sadece kemik ve dişler için değil, bununla beraber içeriğindeki magnezyum ve potasyumdan dolayı adale fonksiyonları ve sinir iletimleri için önemlidir.

– Sindirim sistemi ve bağırsak florası için yoğurtta yer alan probiyotikler çok faydalıdır. Yoğurt içerdiği probiyotikler sayesinde ayrıca bağırsak florasını ayrıca bağışıklık sistemini güçlendirmektedir. Yoğurt, süte tarafından düşük süt şekeri içeriğine sahiptir. bu nedenle sütü tolere edemeyen bireyler için yoğurt tüketimi uygundur.

– Yoğurdun yeşil suyu varlıklı bir vitamin kaynağıdır. Bu su, çorbalara karıştırılabilir ya da ayran gibi içilebilir. Ara öğünlerde ise nane, salatalık, birkaç kaşık yoğurt ile cacık yapılarak tüketilebilir. Yoğurt suyunun süzülmesiyle bu suyun içerdiği yüksek miktardaki riboflavin de kaybedilir. Fakat riboflavin, yükselme, doku yenilenmesi ve enerji metabolizmasında görevlidir.