Yemek Yemek yemiş elde etmek için yemeyin

Sodexo Fayda ve Ödüllendirme Hizmetleri’nin hayat kalitesini yükselten tavsiyeleri paylaşmak için oluşturduğu ‘İyi Yaşa” platformunda önerilerde bulunan Beslenme Uzmanı ve Yaşam Koçu Gizem Şeber, “Sadece kendinizi daha sıcacık, güvende ve tanıdık hissetmek için bazen tok olduğunuz halde de yemek yediğimizi” belirterek sözlerine şu şekilde devam etti: “Gece vakti kendinizi buzdolabının önünde buluyor almak alışılmış olduğunuz konforu yiyeceklerde arıyor olabileceğinizin göstergesi mi?”

İşte Diyetisyen ve Hayat Koçu Şeber’e göre konfor alanı, konfor yiyecekleri ve konfor için sağlıktan vazgeçmemenin yolları…

Adı değin albenili olmayan alan: Konfor alanı

Kendimizi daha rahat hissettiğimiz her bölge konfor alanımız. Yıllardır içinden çıkamadığımız, değiştirmek istediklerimiz hakkında yol alamadığımız ve vazgeçmemiz gerektiği halde alışılmışlık çıkmazı nedeniyle değiştiremediğimiz her şey bu alana ait sahiden. Konfor alanı en kısa tabiri ile egomuzun bizi içinde tutmaya çalıştığı, sadece öğrendiklerimiz üzerinden ilerlediğimiz ve yeni bir şey öğrenmekten ve değişimden kaçındığımız bölge olarak tanımlanabilir. Yani konfor alanının dışı bilmediğimiz her şey.

Bu alanda kendimizi dar hissettiğimiz tüm alışkanlıklarımız da bizimle birlikte. O nedenle beslenme alışkanlıklarımız, gıda tercihlerimiz, hareket ve fiziksel aktivite alışkanlıklarımızda sahiden bu alanın içerisinde. Hatalı yaptığınızı biliyor ve yanlış yaptığınız konuda adım atmaya üşeniyorsanız konfor alanının cazibesine kapılmışsınız demektir. O her gece yediğiniz bir paket gofret veya yarım paket çikolata da o konfor alanının basit fark edilmeyen askerleri aslında.

Niçin bazı besinler sıcacık hissettirir

Bir Takım besinlerin içerdikleri gıda öğeleri sebebi ile daha sakin ve uyuşuk hissettirdikleri biliniyor. Tekrar dengesiz beslenme sonucunda herhangi bir mineral veya vitamin yetersizliği oluştuğunda kişinin daha mutsuz, tedirgin, saldırgan, dingin hissettiği ya da depresyona girme riskinin arttığı bilimsel incelemeler ile kanıtlanmış gerçekler. Ama bu besinlerin açık havada dahası alışkanlıklarımız sebebi ile tüketerek rahatladığımız yiyecekler var. Kendimizi dar, huzurlu ve güvende hissetmek için farkında olmadan yöneldiğimiz ve baş edemediğimiz öfke, bezginlik, rahatsızlık, kararsızlık ve kaygı gibi durumları bastırabilmek için tercih ettiğimiz gıda ve içecekler mevcut. Bu kimi için çikolata, kimi için makarna, bir takım kişiler için fast-food bazıları için cips.

Gerçekte kendimizi güvende hissetmek için bilindik alandan çıkmamak adına daha öncesinde güvensiz, mutsuz, depresif hissettiğimiz anlarda bize güven duygusu veren yiyeceklere tekrar bitmiş farkında olmadan yöneliyoruz. İşte bu yiyecekler konfor yiyecekleri olarak adlandırılıyor.

Konfor besinlerini neye tarafından tüketiyoruz

Yapılan çalışmalar konfor besinlerini seçmemizi karşılayan faktörlerin ansızın artı ve birbiri ile ilişkili olduğunu gösteriyor. Şu esas dek kesinliği belirli olunan iki etken; cinsiyet ve o gün kişinin nasıl hissettiği. Yani kadınların ve erkeklerin konfor besin tercihleri birbirlerinden daha ayrı. Hem birey öfkeli hissediyorsa diğer bir besine, dertli hissediyor ise başka bir besine yönelebiliyor.

Kadınların en sık tercih ettiği konfor besinlerinin başında çikolata, dondurma ve kurabiye gelirken; erkeklerin en çok yöneldiği konfor besinleri dondurma, pizza ve makarna. Araştırmacılar aradaki farkın erkeklerin daha çok öğün tüketmeyi kadınların ise atıştırmayı sevmelerine bağlamış. Tabi burada perhiz yapma faktörünün de etkisi var. Kadınlar daha çoğunlukla diyet yaptıkları için atıştırmalıkları öğünlere tarafından daha günahsız görebiliyor, oysaki tüketim miktarına tarafından atıştırmalıklar başlıca öğün kalorini ezip geçebilir. Yine başka bir bilimsel araştırmanın sonucuna göre, kadınların en sık söyledikleri perhiz yalanı “sadece minik bir parçaydı.” Bu perhiz yalanı aradaki tercih farklarını açıklamaya yeterli gibi gözüküyor.

Konfor yiyeceklerinden kurtulmak

Bu konuda çoğu bilimsel araştırma ve dilekçe üretilmiş olsa da bu hapishaneden çıkmak için önerilen çözüm yolları aşağıdaki iki taraflı noktalarda buluşuyor.

– Konfor yiyeceğine yöneldiğiniz anların; kendinizi ve duygularınızı fark etmek için benzersiz anlar olduğunu düşünün… Çünkü hastalık hissettiğimiz her koşul eğer içten mesajı alıp içten sebepleri bulabilirsek bizi gelişime içten götürür.

– Ne hissettiğinizi tanımlayın… Herhangi bir yiyeceğe yalnızca rahatlama isteği ile yöneldiğinizi anladığınızda öncelikle ne hissettiğinize odaklanın. Öfke mi, endişe mü, sevinç mu? Ilk Kez duygunuzu tanımlayın. Bu Vesile Ile zaman içerisinde hangi his ile hangi besine yöneldiğinizi ve hangi durumların/olayların sizde konfor gıdalarına yönelme isteği yarattığını belirlemiş olursunuz. Sonuca ulaşmanın tek yolu sebebi bulmaktır.

– Oyalanmanın diğer bir yolunu bulun… Genelde konfor besinlerine ihtiyaç duyduğumuz anlar 15-20 dakika arasında son bulur. bu nedenle bir şeyler atıştırmaya gereklilik duyduğunuz anda diğer bir aktivite ile bir zaman geçirmeye çalışın. Bir arkadaşınızı arayabilir, bilgisayar oynayabilir ya da ne süre düzeltmeye üşendiğiniz dolabınızı düzenleyebilirsiniz.

– Kendinizi suçlamaktan bundan böyle vazgeçin… Eğer ne yaptıysanız olmadı ve yiyecek aklınızdan çıkmadı ise yerken ya da yedikten daha sonra suçlu hissetmekten vazgeçin. Sadece kendinizi, yiyeceği ve yeme anını gözlemleyin. Bedeninizde, zihninizde ve duygularınızda oluşan değişiklikleri peşine düşüp takip etmek zamanla farkındalığınızı arttırarak, yiyecekleri bir çeşitlilik hissi uyuşturucu olarak kullanmanıza engel olacaktır.

– Kıtlık psikolojisine girmeyin… Konfor besinleri ile ilgili manzara ve davranışlarınızı değiştirmeye çalıştığınız dönemde, sevdiğiniz besinleri yeniden hiç tüketemeyecekmiş gibi düşünerek kıtlık psikolojisine girmeyin. Hayır dediğiniz yiyeceğin Dünyadaki son besin olmadığını unutmayın. Alışkanlıklarınızı yenileyebildiğinizde her besinden bitmiş tüketebileceğinizi unutmamak sürece adapte olmanızı kolaylaştırır.